As Far As Kullanımı: Konu Anlatımı ve Cümle Örnekleri
As far as belki daha önceden de karşılaştığınız "as...
As far as belki daha önceden de karşılaştığınız “as…as” kalıplarından biridir. As far as ne için kullanılır diye soracak olursak da anlamı itibari ile “kadar, kadarıyla” anlamına geldiği için cümleye bu anlamı katmak amacıyla kullanılır olarak cevaplayabiliriz. İngilizcede günlük konuşma dilinde de sık kullanılan kalıplardan biri olduğu için öğrenmek ve kullanımını bilmek önemlidir.
İNTER İNGİLİZCEİNGİLİZCE KONUŞMA UYGULAMASI
- Amerikalı native eğitmenlerle,
- Seviyene uygun programla,
- Seçtiğin eğitmenle seçtiğin saatte,
- Konuşmak istediğin konuyla,
- Her ders sonrası değerlendirmeyle
- İNGİLİZCE KONUŞMAYA BAŞLA!
Diğer “as…as” kalıpları gibi “as far as” kalıbının da farklı kullanım şekilleri vardır. Bu yazımızda kısaca bunlardan bahsedeceğiz.
As Far As Ne Demektir?
As Far as İngilizcede conjunction yani bağlaç görevi görür. İki cümleyi birbirine bağlar ve “kadar, -dığı kadarıyla, olduğu kadar, -e kadar, olabildiğince” anlamlarında kullanılır. Farklı yapı ve cümlelerde cümlenin anlamına göre as far as yapısının da anlamı değişir.
Örnek cümlelerle pekiştirelim;
- There is nothing to do about your exam paper as far as I know from the procedures. Prosedürlerden bildiğim kadarıyla sınav kağıdın hakkında yapılabilecek hiçbir şey yok.
- Yesterday, there was nothing but dark clouds in the sky as far as I could see from the windowpane. Pencereden görebildiğim kadarıyla dün havada siyah bulutlardan başka hiçbir şey yoktu.
- I want to run as far as I can go into the forest. Ormana doğru koşabildiğim kadar koşmak istiyorum.
- As far as they told me, somebody has stolen all the money in my bank account. Bana söylediklerine göre birisi banka hesabımdaki tüm parayı çalmış.
- He did not come to the party yesterday as far as she knew. Onun bildiği kadarıyla dün partiye gelmemiş.
- As far as the situation is concerned, you are the one to blame. Bu duruma bakılacak olursa suçlanacak kişi sensin.
- As far as this novel concerned, there is nothing such as love. Bu romana göre aşk diye bir şey yok.
- They were talking about her mother as far as I heard. Duyduğum kadarıyla onun annesinden bahsediyorlardı.
- He ran across the street as far as he could when he heard screams. Çığlıkları duyduğunda sokak boyunca olabildiğince hızlı bir şekilde koştu.
- I write what I knew on the paper as far as I could. Kağıda bildiklerimi olabildiğince yazdım.
As Far As I Know ile Cümle Örnekleri
As far as I know en bilindik “as far as” kalıplarından biridir ve “bildiğim kadarıyla” anlamına gelir.
Örnek cümlelerle as far as I know anlamını pekiştirelim;
He didn’t call after they broke up as far as I know. Bildiğim kadarıyla ayrıldıktan sonra aramadı.
My father didn’t come home yesterday as far as I know. Bildiğim kadarıyla babam dün eve gelmedi.
As far as I know, he lives in Paris now. Bildiğim kadarıyla şu anda Paris’te yaşıyor.
They don’t talk with each other anymore as far as I know. Bildiğim kadarıyla artık birbirleriyle konuşmuyorlar.
Math is your favourite subject as far as I know, but you failed the test. Bildiğim kadarıyla matematik en sevdiğin ders, ama testi geçemedin.
They are going to Venice for the summer as far as I know. Bildiğim kadarıyla bu yaz Venedik’e gidecekler.
As far as I know, you like rock music very much. Why aren’t you coming with us to the concert tonight? Bildiğim kadarıyla rock müziği çok seversin. Neden bu akşam bizimle konsere gelmiyorsun?
As far as she knows, they didn’t ask him to come here. Onun bildiği kadarıyla buraya gelmesini istememeişler.
Their boss ended the meeting two hours ago as far as I know. Bildiğim kadarıyla patronları toplantıyı iki saat önce bitirdi.
He is playing football in the garden as far as I know. Bildiğim kadarıyla bahçede futbol oynuyor.
As Far As I’m Concerned ile Cümle Örnekleri
Bir diğer sık kullanılan “as far as” kalıbı ise As Far As I’m Concerned Türkçeye çevrildiğinde “bildiğim kadarıyla, ilgilendiğim kadarıyla, bence, anladığım kadarıyla, bana kalırsa” gibi anlamlara gelmektedir.
Örnek cümleler ile as far as I’m concerned kalıbını pekiştirelim;
- You shouldn’t drink that much coffee as far as I’m concerned. Bence o kadar kahve içmemelisin.
- As far as I’m concerned, their apartment is in this street. Bildiğim kadarıyla apartmanları bu sokakta.
- You should study for your exam as far as I’m concerned. Bence sınavına çalışmalısın.
- As far as I’m concerned, this study’s aim is to reveal the subconscious effects of our childhood traumas. İlgilendiğim kadarıyla bu çalışmanın amacı çocukluk travmalarımızın bilinçaltı etkilerini ortaya çıkarmaktır.
- You should be using your phone less as far as I’m concerned. Your screen time is very high. Bence telefonunu daha az kullanmalısın. Ekran görüntüleme saatin çok yüksek.
- As far as I’m concerned, it is restricted to smoke cigarette in this area of the restaurant. Anladığım kadarıyla restorantın bu kısmında sigara içmek yasak.
- As far as my doctor concerned, my test results are good. Doktorumun anladığı kadarıyla test sonuçlarım gayet iyi.
- Smoking is going to effects your lungs badly as far as I’m concerned. Bence sigara içmek ciğerlerini çok kötü etkileyecek.
- You should be doing your homework as far as I’m concerned. Anladığım kadarıyla ödevini yapman gerekiyor.
- You are going to apply for this job as far as I’m concerned. Anladığım kadarıyla bu işe başvuracaksın.
As Far As My Feet Will Carry Me
As far as my feet will carry me mecaz anlamda da kullanılabilen İngilizce bir kalıptır ve “ayaklarım beni taşıdığı sürece” yani “hayatım boyunca” ya da “sağlığım el verdiği sürece” gibi anlamlara gelmektedir.
Örneklerle anlamını pekiştirelim;
I will travel around the world as far as my feet will carry me. Ayaklarım beni taşıdığı sürece dünyayı gezmeye devam edeceğim.
She said that she is going to run everyday as far as her feet will carry her. Ayakları onu taşıdığı sürece her gün koşuya gideceğini söyledi.
As far as my feet will carry me, I will try to make you happy every day of your life. Hayatım boyunca her gün seni mutlu etmek için uğraşacağım.
I will fight for my aims in life as far as my feet will carry me. Ayaklarım beni taşıdığı sürece amaçlarım için savaşacağım.
I will run as far as my feet carry me. Ayaklarım beni taşıdığı sürece koşacağım.
I will work for my company as far as my feet will carry me. Ayaklarım beni taşıdığı sürece şirketim için çalışacağım.
In So Far As Ne Demek?
Yine çok sık kullanılan In so far as kalıbı İngilizcede ‘…derecesinde, … kadar, ne kadar… ise o kadar…, kadarıyla, -den dolayı, bir dereceye kadar’ anlamlarına gelmektedir. Cümle içinde kullanımına göre farklı anlamlar verebilir. Örnek cümlelerle pekiştirelim;
- I am Turkish in so far as I was born in Istanbul, though I became a German citizen in 2012. İstanbul’da doğduğum için Türküm, fakat 2012 senesinde Alman vatandaşı oldum.
- In so far as I know, I will try to teach you this subject. Bildiğim kadarıyla sana bunu öğretmeye çalışacağım.
- She loves to wear flowing dresses and flower printed clothes in so far as she loves the cottagecore aesthetic. Cottagecore estetiğini sevdiği için uçuşan elbiseler ve çiçek desenli kıyafetler giymeyi seviyor.
- In so far as we collect these ideas, we are going to use them for our new project. Bu bilgileri topladığımız kadarıyla yeni projemiz için onları kullancağız.
- My mother feeds every cat in our neighbourhood so far as she is an animal rights activist. Annem bir hayvan hakları aktivisti olduğu için mahallemizdeki tüm kedileri besliyor.
As Far As I can Remember ile Cümle Örnekleri
As far as I can remember İngilizcede “hatırladığım kadarıyla” anlamına gelir ve istediğiniz cümlede uygun bir şekilde kullanabilirsiniz. Örneklerle pekiştirelim;
- He told me that he is not coming to the party as far as I can remember. Hatırladığım kadarıyla bna partiye gelmeyeceğini söylemişti.
- She didn’t come to the school yesterday as far as I can remember. Hatırladığım kadarıyla dün okula gelmedi.
- As far as I can remember, those years were the best days of my life. Hatırladığım kadarıyla o seneler hayatımın en iyi zamanlarıydı.
- My brother hit the back of the car once as far as I can remember. Hatıladığım kadarıyla kardeşim bir kere arabanın arka tarafını çarpmıştı.
- I didn’t open the fridge since this morning as far as I can remember, I don’t know how all the ice melted. Hatırladığım kadarıyla dolabın kapağını bu sabah hiç açmadım, tüm buz nasıl eridi bilmiyorum.
- This movie was released in the theatres in 1999 as far as I can remember. Hatırladığım kadarıyla bu film 1999 senesinde sinemalara gelmişti.
- As far as I can remember, this is the spot where we have spent most of our time when we were just two highschool students. Hatırladığım kadarıyla burası daha iki tane liseliyken en çok zamanımızı geçirdiğimiz yerdi.
- You bought this dress last summer as far as I can remember. Hatırladığım kadarıyla bu elbiseyi geçen yaz almıştın.
- We were sitting by the beach and singing songs that day as far as I can remember. Hatırladığım kadarıyla o gün deniz kenarında oturup şarkılar söylüyorduk.
- As far as I can remember, your house is not much distant from here. Hatırladığım kadarıyla evin buradan çok uzak değil.
As Far As I Understood ile Cümle Örnekleri
İngilizcede “understand” kelimesi “anlamak” anlamına gelmektedir. Bu keime “as…as” kalıplarından biri olan as far as ile birleştiğinde ise anlamı “anladığım kadarıyla” olan as far as I understand/understood kalıbı ortaya çıkar. Günlük İngilizcede de sık sık kullanılan bu kalıbın anlamını örnek cümleler ile pekiştirelim;
- She won’t come to the office today as far as I understood. Anladığım kadarıyla bugün ofise gelmeyecek.
- You didn’t break the vase as far as I understand from your eyes. Gözlerinden anladığım kadarıyla vazoyu sen kırmadın.
- As far as I understand, he is working in a hotel’s kitchen as a chef. Anladığım kadarıyla bir otelin mutfağında şef olarak çalışıyor.
- You are happy about the idea of taking a trip to the south as far as I understand. Anladığım kadarıyla güney taraflarına geziye çıkma fikrinden memnunsun.
- You did well in your exam as far as I understood from your smile. Gülüşünden anladığım kadarıyla sınavın iyi geçti.
- She don’t like sports as far as I understand. Anladığım kadarıyla spor sevmiyor.
- You will drive me back to the home as far as I understand. Anladığım kadarıyla beni eve geri bırakacaksın.
- As far as I understood, the teacher wanted us to make groups while we are working on our projects to help each other. Anladığım kadarıyla öğretmenimiz projelerimize çalışırken birbirimize yardımcı olmamız için gruplar haline gelmemizi istedi.
- You are hungry as far as I understood from your looks. Görünüşünden anladığım kadarıyla açsın.
As Far As Possible ile Cümle Örnekleri
As far as possible kalıbı Türkçede “olabildiğince, elden geldiğince” gibi anlamlara gelmektedir. Örneklerle bu kalıbı pekiştirelim;
- I need you to hold the door as far as possible. Kapıyı elinden geldiği sürece tutmana ihtiyacım var.
- He said to me that he will help me for my project as far as possible. Bana projemde elinden geldiği kadarıyla yardım edeceğini söyledi.
- My sister trying to eat healthy as far as possible, but sometimes she wants to eat fast food. Kardeşim olabildiğince sağlıklı beslenmeye çalışıyor ama bazen canı fast food yemek de istiyor.
- I did my best as far as possible in the exam. Sınavda elimden gelenin en iyisini yaptım.
- I am trying to hear you as far as possible but the line keeps cutting off. Seni elimden geldiğince duymaya çalışıyorum ama hat kesilip duruyor.
- He wants to stay in university as far as possible, his aim is to become a professor in his major. Üniversitede elinden geldiği sürece kalmak istiyor, amacı kendi dalında profesör olmak.
As Far As ile Diğer Cümle Örnekleri
As far as kalıbı ile daha çok cümle örneklerine bakarak konuyu iyice pekiştirelim;
- As far as we know, he died at the age of 32. Bildiğimiz kadarıyla 32 yaşında vefat etti.
- I will try my best as far as possible, but I don’t know if it will be enough for me to pass my test. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışacağım ama sınavı geçmem için yeterli olacak mı bilmiyorum.
- As far as I am concerned, Turkish is a very hard language for foreign people to learn. Bence Türkçe yabancı insanlar için öğrenmesi zor bir dil.
- As far as this essay concerns, it is about climate change. Bu makale iklim değişikliği hakkında.
- As far as one’s conscience concerned, it is inappropriate to make fun of people who are different from your own lifestyle. Birinin vicdanı söz konusu olduğunda kendi hayat tarzımızdan farklı olan insanlarla dalga geçmek uygunsuzdur.
- There’s nothing to worry as far as I can see. Gördüğüm kadarıyla endişelenecek hiçbir şey yok.
- My mother saw our dog escaping from the garden, the last time I saw him is the other night as far as I can remember. Annem köpeğimizin bahçeden kaçtığını görmüş, hatırladığım kadarıyla onu en son dün akşam gördüm.
- I called you three times and couldn’t reach you as far as I remembered. Hatırladığım kadarıyla seni üç kere aradım ve ulaşamadım.
- This workout program helps you to stay in shape as far as I can see. Bu spor programı gördüğüm kadarıyla vücudunun fit kalmasını sağlıyor.
- The term ends on March 23th as far as I remember. Bu dönem hatırladığım kadarıyla 23 Mayıs’ta bitiyor.
- He is doing his best as far as possible. Elinden gelenin en iyisini yapıyor.
As As Kalıbı ile Diğer Örnekler
İngilizce de as…as kalıpları çok yaygın olarak kullanılır, bu konu hakkında daha detaylı bilgi edinmek için As As Konu Anlatımı yazımızı inceleyebilirsiniz.
As kelimesi tek başına kullanıldığında “gibi, için, olarak” gibi anlamlar vermektedir. Fakat bunu as…as olarak bir kalıp halinde kullandığımızda kullanıldığı cümleye bağlı olarak anlamı değişebilir.