İngilizce Doğrudan ve Dolaylı Cümle Örnekleri
İngilizce öğrenirken belli bir seviyeye geldikten sonra kendi cümlelerinizle isteklerinizi, yaptıklarınızı ve herhangi günlük bir konuşmayı gerçekleştirebilirsiniz. Sonrasında başkalarının cümlelerini bir başkasına söylerken "she said ..
İngilizce öğrenirken belli bir seviyeye geldikten sonra kendi cümlelerinizle isteklerinizi, yaptıklarınızı ve herhangi günlük bir konuşmayı gerçekleştirebilirsiniz. Sonrasında başkalarının cümlelerini bir başkasına söylerken “she said …” gibi cümleler kurabilirsiniz. Bu noktada kurduğunuz bu cümle direct speech (doğrudan cümle) ya da indirect speech (dolaylı cümle) olarak başlı başına ayrı bir konu başlığı altında incelenir.
İNTER İNGİLİZCEİNGİLİZCE KONUŞMA UYGULAMASI
- Amerikalı native eğitmenlerle,
- Seviyene uygun programla,
- Seçtiğin eğitmenle seçtiğin saatte,
- Konuşmak istediğin konuyla,
- Her ders sonrası değerlendirmeyle
- İNGİLİZCE KONUŞMAYA BAŞLA!
Indirect speech (dolaylı cümle) aynı zamanda reported speech diye de karşınıza çıkabilir. Kısaca doğrudan ve dolaylı anlatımı günlük bir dilde nasıl kullandığımız örnekleyecek olursak;
Direct Speech Our teacher said ” Bring your projects tomorrow.” Öğretmenimiz “Projelerinizi yarın getirin.” dedi.
İndirect Speech Our teacher said we should bring our projects tomorrow. Öğretmenimiz projelerimizi yarın getirmemiz gerektiğini söyledi.
İngilizce Doğrudan Cümle (Direct Sentence) Örnekleri
Direct speech İngilizcede başkasının söylediği şeyin olduğu şekilde aktarıldığı cümlelere denir . Direct speech başkasının söylediğini direkt olarak aktardığınız iki cümleden oluşur; ilki main clause yani ana cümledir, ikincisi ise subordinate clause yani yan cümledir. Yan cümle aktarılmak istenen cümledir ve genellikle ana cümlenin sonunda kullanılır.
Örneklerle inceleyelim;
- She told me “I don’t eat meat anymore, I became a vegetarian.” Bana “Ben artık et yemiyorum, vejeteryan oldum” dedi.
- My mom said “Your brother should do the laundry.” Annem “Kardeşin çamaşırları yıkamalı” dedi.
- I heard him saying “I will never call you back” to his girlfriend on the phone yesterday. Onun dün akşam telefonda kız arkadaşına “Seni bir daha aramayacağım” dediğini duydum.
- Our father says “I was much more handsome when I was younger” all the time. Babamız sürekli “Ben gençken çok daha yakışıklıydım” diyor.
- She said “I am not going to pick you up from the school today.” “Bugün seni okuldan almayacağım” dedi.
İngilizce Dolaylı Cümle (Indirect Sentence) Örnekleri
Reported speech ya da Indirect speech İngilizcedeki dolaylı cümlelere verilen addır. Direct speech’ten farklı olarak başkasının söylediği şeyi direkt onun cümlesiyle değil kendi cümlenizin içine yapı olarak oturtarak aktarmanızla oluşuyor olmasınır. Indirect speech kullanırken cümlede kullanılan tense direct speech’te kullanılan tense’ten farklı olacaktır, özneler ve iyelik ekleri de anlatıcı kişiye göre değişir.
Yani kısacası dolaylı anlatımla söylenen cümlelerdeki zaman dilimi doğrudan anlatımınkine göre bir zaman geriden aktarılır. Bu farkı anlamak için aşağıdaki örneğe bakalım;
Direct speech She said “I am taking the dog for a walk” this morning. Bu sabah “Köpeği yürüyüşe çıkaracağım” dedi.
Indirect speech She said that she was taking the dog for a walk this morning. Bu sabah köpeği yürüyüşe çıkaracağını söyledi.
Yukarıdaki cümlelere baktığımızda direct speech cümlesinde present simple tense kullanılırken indirect speech cümlesinde simple past tense kullanıldığını görebiliriz.
Bu durum cümleye göre değişkenlik gösterebilir ve istisnalar olabilir fakat genellikle bu şekildedir. İstisna bir cümleye örnek verecek olursak;
- Father says “Come and help me”.
- Father says come and help me.
İki cümle de çevrildiğinde “Babam gelip bana yardım et diyor” anlamına gelir ve burada zaman farkı yoktur, bu da bir istisnadır.
Başka Indirect Speech örneklerine bakarak konuyu pekiştirelim;
She told us she was working on a project and thats why she couldn’t come. Bize bir proje üzerinde çalıştığını ve bu yüzden gelemediğiniz söyledi.
He stated that he is not going to run the company anymore and he quit. Artık şirketi yönetmeyeceğini belirtti ve ayrıldı.
İngilizce Doğrudan Cümle Nasıl Dolaylı Hale Getirilir?
Bu konuyu pratikleştirip iyice kavradıktan sonra günlük konuşma sırasında aslında düşünmeden doğrudan cümleleri dolaylı hale getirebiliyoruz. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi bu noktada gramer olarak farklar olabilir ve özellikle zaman konusuna dikkat etmemiz gerekir. Aşağıda vereceğimiz kuralları izleyerek doğrudan bir cümleyi kolaylıkla dolaylı hale getirebilirsiniz;
- Personal pronouns (kişilik zamirleri), Posessive pronouns (iyelik zamirleri) ve Posessive adjectives (iyelik sıfatları) önemi ile başlayacak olursak doğrudan anlatımdaki ile dolaylı anlatımdaki kişilik zamirleri farklılık gösterebilir. Örnekle inceleyelim;
My father said “Your mom is looking for you in the garden.” Babam “Annen bahçede seni arıyor.” dedi.
My father said that my mom was looking for me in the garden. Babam annemin beni bahçede aradığını söyledi.
Bu örnekten de anlayacağınız üzere doğrudan cümledeki “your mom” dolaylı cümlede “my mom” olmuştur.
- Zaman (Tense) kullanımın önemi yazımızda daha önce de bahsettiğimiz gibi doğrudan cümleye göre dolaylı cümlede tense bir geriden gelir. Örnekle inceleyelim;
They said “We are studying.” “Biz çalışıyoruz” dediler.
They said that they were studying. Onlar çalıştıklarını söyledi.
Gördüğünüz gibi doğrudan cümlede kullanılan present tense dolaylı cümlede simple past tense olmuştur.
- Ask ve Tell kullanımının önemi ise dolaylı anlatımlarda “say” eylemi yerine “ask” ya da “tell” eylemlerinin kullanılabiliyor olmasıyla ortaya çıkar. Bu şekilde kullanıldığında cümlede zaman değişikliği olmaz, bu da istisnalardan biridir ve cümlede “to” eki kullanılır. Örnekle inceleyelim;
Close the door please. → She asked me to close the door.
İlk cümle doğrudan bir cümle iken ikinci cümle “ask” eylemi ve “to” eki kullanılarak dolaylı hale getirilmiştir.
- Time expressions (zaman ifadeleri) kullanımı ise aynı şekilde tenselerde olduğu gibi farklıdır. Örneğin “now” zaman ifadesi yerine “then” zaman ifadesi kullanılır;
Alice said “I am on the phone now.” → Alice said that she was on the phone then.
- Modal verbs kullanımı da değişen şeylerden biridir. Örneğin doğrudan cümledeki “can” dolaylı cümlede “could” olur, ya da doğrudan cümledeki “will” dolaylı cümlede “would” olur. Örnekle inceleyelim;
My sister said “I can ride a bike.” → My sister said that she could ride a bike.
Uyarı: “might, could, should, would, mustn’t” yardımcı fiilleri herhangi bir değişikliğe uğramaz.
İngilizce Gramer ve Cümle Tipleri
İngilizcenizi geliştirmek için hem gramerinizi hem konuşmanızı hem de okumanızı geliştirmeniz gerekir. İngilizce gramer konularının kapsamlı özetine bakmak için İngilizce Gramer yazımızı inceleyebilirsiniz.